{ "title": "Beyin Nakli", "image": "https://www.nakil.gen.tr/images/beyin-nakli.jpg", "date": "19.01.2024 06:14:46", "author": "Tuncay Sakman", "article": [ { "article": "Beyin Nakli, beyinde tedavisi tam olarak mümkün olmayan hastalıklar bulunmaktadır. Özellikle dopamin hormonunu salgılayan beyin hücrelerinin bozulması nedeniyle Parkinson hastalığı ortaya çıkar. Günümüzde orta yaş üzeri insanlarda sıkça görülmektedir. Bunun yanı sıra proteinlerin anormal yapımına bağlı olarak sinir hücrelerinin ölmesine neden olan Huntington hastalığının da tedavisi tam olarak mümkün değildir. Hastalıkların dışında beyin kanamaları ve kafa yaralanmaları da beynin işlevlerinin bozulmasına ve felç geçirmeye neden olabilir. Yukarıda bahsettiğimiz bu nedenlerden dolayı insanoğlu, beynin hasar bulunan kısmının sağlıklı bir beyinin dokusu ile değiştirilmesini ummaktadır. Beyin nakli fikri çok eski zamanlara dayanmaktadır. 1887 yılında Fransız doktorlar giyotin ile idam edilen insanların köpeklere nakletmeye çalışmıştır ancak bu çalışmada başarısız olmuşlardır. 1900'lü yılların başında bilim adamları, kesilmiş köpek kafasını suni kan dolaşımı makinesi ile bir süre yaşatmayı başarmışlardır. Kafatasından ayrılan beyin, laboratuvar ortamında bir süre yaşatılabilir ve bu süre zarfında şeker ve su tüketebilir.

Maymunlarda Beyin Yapısı

Maymunlar arasında yapılan deneylerde kafatasından ayrılan beynin 2 hafta kadar yaşadığı gözlemlenmiştir. Fakat beyin ve omurilik arasında bağlantı kurulamadığı için maymunlar felçli olarak yaşamlarına devam ederler. Henüz pratik olarak beyin nakli uygulanmaktadır. Gelecekte ise gelişen teknoloji ile uygulanabilecek bir fikir olarak görülmektedir. Beyin nakli gerçekleştirilirse insan kendi benliğini kaybedecektir. Bu nedenle beynin sadece hasarlı olan kısmını değiştirmek modern tıp tarafından daha çok tercih edilmektedir. Günümüzde de bu yönde çalışmalar yapılmaktadır. 20 yıla yakındır bu çalışmalar devam ediyor. Bilim adamları, gerekli şartlar sağlandığında nöronların büyüyeceğini ve bağlantı kurabileceğini gözlemlemişlerdir. Bu yöntem bazı canlıların beyin hücreleri kullanılarak yapılır. Bu hücreler laboratuvar ortamında çoğaltılarak belirli sayıya geldiğinde felçli hastanın kan dolaşımına bırakılır. Bırakılan bu hücrelerin daha sonra incelendiğinde beyindeki diğer hücrelerle bağlantı kurdukları görülmüştür. Ayrıca beyin nakli için her zaman insan beyni bulunamadığı için bazı hayvanların da beyinleri kullanılmaktadır.

Domuzlarda Beyin Yapısı

Domuzların beyin hücreleri çoğaltılarak kullanılmaktadır. Ancak bazı toplumlarda domuz beyni toplumsal ve dini değerler nedeniyle kullanılmamaktadır. Ayrıca domuz beyni işlevlerinin insan beyninin işlevlerinden farklı olması da diğer bir sorun olarak görülmektedir.

Son dönemlerde ise kök hücrelerden alınan sinirlerin nakli gündeme gelmiştir. Embriyodan ve kordon kanından alınan hücreler, çeşitli hormonlar sayesinde büyütülüp sinir hücrelerine dönüştürülür. Daha sonra bu hücreler kan yoluyla hastaya veriliyor. Kan yoluyla verilen bu hücreler hasarlı kısımlara giderek onların yerini alıyor. Bu yöntem için en büyük problem, hücrelerin farklılaşması için hangi sinyallerin verileceğinin bilinmemesidir.
" } ] }